geçmiş günü beyhude yere yâd etme,
bir gelmemiş an için de feryât etme,
geçmiş gelecek masal bunlar hep,
eğlenmene bak ömrünü berbat etme.
niceleri geldiler, neler istediler
sonunda dünyanı bırakıp gittiler,
sen hiç gitmeyecek gibisin değil mi?
o gidenler de hep senin gibiydiler.
dünyada ne var, kendine dert eyleyecek,
bir gün gelecek ki can bedenden gidecek,
zümrüt çayır üsyünde sefa sür iki gün,
zira senin üstünde de otlar bitecek...
ömer hayyam
biliyorum, hem de çok uzun zamandır : çırpınmak boşuna, herşey olacağına / ya da olmayacağına varıyor...
hk, 15.III.2007
Aklımdan, başımdan, içimden geçenleri; hatırladıklarımı, unutmak istemediklerimi, hasretini çektiklerimi, izlenimlerimi yazıyorum..
14.3.07
güne iyimser başlamak...
bazen çok fazla çaba göstermem gerekiyor, bazen de kendiliğimden iyimser uyanıyorum. mutlaka çaba göstermem gereken günler pazartesi, salı, çarşamba; daha huzurlu hissettiklerim perşembe ve cuma. öğrencilik yıllarımdan beri haftanın üçüncü günü eşiktir zaten, penceresiz odadan ağaçlı bir iç bahçeye uzanan ve giderek aydınlanan geçitte yürümeye başlamak gibidir çarşambalar, cuma öğleden sonraları bahçenin kapısında gülümserim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Merhabalar,yazılarınız çok güzel.Hele Hayyam demiş ya, durup bir düşündüm yaşamın geçiciliğini.Kendi adıma teşekkür etmek istedim, bu güzel şiir için.
:o) değil mi ki "bir fincan yasemin çayınızı yudumlarken" mutlusunuz, her zaman uğrayın bu yere. teşekkür ve sevgilerimle.
hk.
Yorum Gönder