rehayunluel, strasbourg 2001
“it seems we stood and talked like this before
we looked at each other in the same way then
but I can’t remember where or when” (Rogers&Hart / Bryan Ferry)
...kendisiyle karşılaşır mı kişi,
ya da kendisini görür mü bir başkasında:
yoksa kendini bulmak istediği için mi kapılır bu sanrıya?
O’nu kendisi gibi bilmesi bencilliğinden değil midir?
kişi bir diğerinin aynadaki yansıması olabilir mi?
o yansımada gülümsediği, ağladığı, nefret ettiği kendisi değil de kimdir?
kendini, kendisine benzettiği O’na daha çok benzetmek için mi uğraşır?
ya da
bir başka kendisi gelince mi farkeder
oradakine XXII'den alıntı
“it seems we stood and talked like this before
we looked at each other in the same way then
but I can’t remember where or when” (Rogers&Hart / Bryan Ferry)
...kendisiyle karşılaşır mı kişi,
ya da kendisini görür mü bir başkasında:
yoksa kendini bulmak istediği için mi kapılır bu sanrıya?
O’nu kendisi gibi bilmesi bencilliğinden değil midir?
kişi bir diğerinin aynadaki yansıması olabilir mi?
o yansımada gülümsediği, ağladığı, nefret ettiği kendisi değil de kimdir?
kendini, kendisine benzettiği O’na daha çok benzetmek için mi uğraşır?
ya da
bir başka kendisi gelince mi farkeder
o zamana dek yap(a)madıklarını?
biri zamanın –su ve havayla- ilgili kurgularını yaşamıştır,
diğeri –toprak ve ateşle-,
ama birdirler aslında.
yaşanmak zorunda kalınanın bilinçlerine, belleklerine
ve tinlerine yüklediklerini getirirler beraberlerinde,
onları karşılaştırmaları imkânsızdır
ve ama yine de özsuları aynıdır:
hücreleri, hücre duvarlarındaki kılcal damarların yönü,
yaşamak için gereksinim duydukları aydınlığın şiddeti,
suyun niceliği aynıdır...
karşılaştıklarında
kendilerine bakarlar
birbirlerinin gözleriyle...
(kendini
tanımaz mı kişi ?)
hk, 13.nisan.2002
biri zamanın –su ve havayla- ilgili kurgularını yaşamıştır,
diğeri –toprak ve ateşle-,
ama birdirler aslında.
yaşanmak zorunda kalınanın bilinçlerine, belleklerine
ve tinlerine yüklediklerini getirirler beraberlerinde,
onları karşılaştırmaları imkânsızdır
ve ama yine de özsuları aynıdır:
hücreleri, hücre duvarlarındaki kılcal damarların yönü,
yaşamak için gereksinim duydukları aydınlığın şiddeti,
suyun niceliği aynıdır...
karşılaştıklarında
kendilerine bakarlar
birbirlerinin gözleriyle...
(kendini
tanımaz mı kişi ?)
hk, 13.nisan.2002